İçeriğe atla Alt Kısıma Atla

Bilişsel davranışçı terapilerin temel kavramlarından olan otomatik düşünceler, kişinin yaşadığı duygusal tepkileri, davranışları ve hislerini anlamak için önemli bir araçtır. Bu terim, bilişsel süreçlerin bir parçası olarak düşünce kalıplarını ifade eder ve genellikle kişinin farkında olmadan bilinçaltında oluşur. Otomatik düşünceler, genellikle olaylar veya durumlarla ilgili anlık ve otomatik olarak ortaya çıkar ve duygusal tepkileri etkiler.

Otomatik düşünceler, doğruluğu yeterince değerlendirilmemiş, kişinin zihninde aniden ve otomatik olarak beliren düşünce, imaj veya seslerden biridir. Kişiye özgü deneyimlerle bir refleks gibi aniden ortaya çıkar ve gelip geçicidir. Kişi bu düşünceler üzerinde bir değerlendirmede bulunmaz. Ancak düşüncenin farkına vardığı zaman gerçekliğini sınayabilir.


Otomatik düşünceler, kişinin dünyayı algılama ve yorumlama şeklini şekillendirir. Bu düşünceler, genellikle geçmiş deneyimler, inançlar, değerler ve öğrenilmiş kalıplarla ilişkilidir. Otomatik düşünceler kişinin kendisiyle, başkalarıyla ve dünyayla ilgili olabilir.

otomatik düşünceler


Bilişsel terapistler, otomatik düşüncelerin kişinin duygusal durumunu belirlemede önemli bir rol oynadığını kabul ederler. Örneğin, bir kişi başarısız bir deneyim yaşadığında, “Ben bir başarısızım” gibi otomatik bir düşünceye sahip olabilir. Bu düşünce, kişinin kendini değersiz veya yetersiz hissetmesine neden olabilir ve sonuç olarak depresyon gibi duygusal sorunlara yol açabilir.

Otomatik düşünceler, genellikle kişinin düşünce tarzını belirleme eğilimindedir ve sıklıkla aşırı genelleme, karşılaştırma, aşırı dramatizasyon veya siyah-beyaz düşünme gibi mantıksal hatalar içerebilir. Bu tür düşünceler, kişinin gerçeklikle bağlantısını kaybetmesine ve objektif bir bakış açısını koruyamamasına neden olabilir.

Bilişsel davranışçı terapiler, otomatik düşünceleri tanımlamayı, sorgulamayı ve değiştirmeyi hedefler. Bu terapiler, kişinin otomatik düşüncelerini sorgulayarak, gerçekçi ve dengeli bir bakış açısı geliştirmesine yardımcı olur. Bu süreçte, kişi düşüncelerini kanıtlamak veya çürütmek için kanıt toplar ve daha sağlıklı, olumlu düşünme kalıplarını benimser

Otomatik düşünceler, genellikle kişinin düşünce tarzını belirleme eğilimindedir ve sıklıkla aşırı genelleme, karşılaştırma, aşırı dramatizasyon veya siyah-beyaz düşünme gibi mantıksal hatalar içerebilir. Bu tür düşünceler, kişinin gerçeklikle bağlantısını kaybetmesine ve objektif bir bakış açısını koruyamamasına neden olabilir.


Bilişsel davranışçı terapiler, otomatik düşünceleri tanımlamayı, sorgulamayı ve değiştirmeyi hedefler. Bu terapiler, kişinin otomatik düşüncelerini sorgulayarak, gerçekçi ve dengeli bir bakış açısı geliştirmesine yardımcı olur. Bu süreçte, kişi düşüncelerini kanıtlamak veya çürütmek için kanıt toplar ve daha sağlıklı, olumlu düşünme kalıplarını benimser